31 Mayıs 2013 Cuma

Harem Kushane Kapisi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Kushane Kapisi
Haremin iki kapısı var. Giriş kapısı, ikinci avluya yani dış saraya açılıyor. Fotoğrafta revakların altında görülen kapıysa Enderun’a yani iç saraya açılıyor. Kuşhane’nin yanında olan ve bu yüzden “Kuşhane Kapısı” olarak adlandırılan kapı, günümüzde Harem’in çıkış kapısı olarak kullanılıyor
Padişah ayrıca Enderun kısmında bulunan ve usta aşçıların hizmet ettiği Kuşhane ismi verilen özel mutfaktan da yararlanıyordu. Bazı kaynaklar, sadece padişahın yemeklerinin pişirildiği 'kuşhane mutfağı' adında ikinci bir mutfaktan sözetmektedir. Harem'in enderuna açılan kuşhane kapısının üzerindeki 1147 (1734-35) tarihli kitâbede Sultan I. Mahmud'un kuşhane mutfağını tamir ettirdiği yazılıdır. Harem'in kuşhane kapısının sol tarafındaki ocaklı ve tezgahlı küçük taş odanın kapısı, Harem;'deki altın yola açılmakta olup, kuşhane mutfağı olabileceği düşünülmektedir. Arâ, kuşhane mutfağının zülüflü baltacılardan seçilmiş, yemek pişirmekte usta iki görevlisi bulunduğunu, bunlardan birincisine "kuşçubaşı", diğerine ise "ikinci" denildiğini yazmaktadır. Kuşhane Mutfağı, padişaha gece hizmet veren, sadece kuş pişirilen küçük ve sembolik bir mutfak olmalıdır .
Bu kuşhane mutfağı biri Topkapı’da diğeri Edirne sarayında olmak üzere iki taneydi.



D&R 

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Altın Yol

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Altın Yol


Nöbet Yeri’nden Altınyol’la Mabeyn-i Hümayûn’a açılan kapı... Mabeyn’e uzayan dar koridora Altınyol denmesiyle ilgili çeşitli rivayetler bulunmakla birlikte, isminin nereden geldiği tam olarak bilinmiyor. Bayram günü padişahın Harem halkına bir- iki kese altını saçarak bu yoldan geçtiği rivayet edilir... Padişahların Hasbahçe’ye ve şehre çıkışlarını sağlayan Altınyol, Enderun’daki has odalarını (yatak odası) da Mabeyn’e bağlıyor. Kara Ağalar Taşlığı’ndan Mabeyn’e kadar uzanan koridor, Harem’i sınırlayan bütün mekânları birbirine bağlayan tek geçit. Yaklaşık 45 metrelik yol, Has Oda Taşlığı’nda yani Hırka-i Saadet Dairesi’nde son buluyor
Altın Yol üstünde ilk olarak darüssaade ağası ve ona bağlı harem ağalarının odaları yer alır.
Harem’in en uzun, eski ve önemli geçidi olan Altınyol, Harem’i Enderûn Avlusu’ndan ayıran duvar boyunca uzanan tonozlu bir yoldur. 19. yy.’da bu ismi almadan önce Uzun Yol, Rah-ı Padişahî, Sokak-ı Hazret-i Padişahî, olarak adlandırılan bu koridorun, genellikle Sultanların Harem’deki dairelere kestirme olarak ulaşmak amacıyla kullandıkları anlaşılır.
 
 

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Mabeyn Taşlığı

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Mabeyn Taşlığı


Üstü açık ve oldukça geniş olan bu bahçe, Mabeyn Taşlığı ve Mermerlik diye de anılan İkballer Taşlığı… Çifte Kasırlar, İkballer Dairesi ve Mabeyn Dairesi’nin çevrelediği mekân, Harem’in son taşlığı…
Fatih döneminde (1451-1481) yapılmış olan altınyol’un Haseki Dairesi (Sultana Sarayı) ile I. Selim Kulesi arasında bulunan kısmının önünde yer alır. Bu bölüm Harem’in, Selamlığa, yani Has Oda ve bazı köşklerin bulunduğu Sofa-i Hümâyun adı verilen dördüncü yerine en yakın kısmıdır ve direkt bağlantılıdır.

Mabeyn Taşlığı’nın diğer avlulardan farklı olarak önü açıktır. Üç tarafında çeşitli yapılar çevirir. Valide Sultan Taşlığı yönünde, Cinlerin Meşveret Yeri denilen revak bulunur. Bu revağın üst katı Şehzadegân Dairesi’dir. Aynı istikamette, taşlığın üzerinde Çifte Kasırlar yer alır. Avlu zamanla asma bahçe biçiminde genişletilmiştir.
 
 

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Harem Cifte Kasir II Osman Kasrı Genc Osman

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Cifte Kasir II Osman Kasrı Genc Osman

Çifte Kasırların giriş kapısı. 2. Osman Kasrı'na açılan bu kapı, her iki dairenin de tek kapısı. Taşlık tarafında bulunan 2. Osman Kasrı, diğer adıyla Şehzade Dairesi, kalemişi süslemeli bir kubbeyle örtülü. Bütün duvarları panolar halinde renkli İznik çinileriyle süslü. Giriş yerinin sağında mavi çinilerle dekore edilmiş muhteşem bir ocak yer alıyor. Her pencere içine sağlı sollu ikişer şirin çeşme yapılmış. Bu çeşmelerle mekânda güzel bir su şırıltısı oluşturuluyormuş

D&R 

Harem III Ahmed Has Odasi Yemis Odasi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem III Ahmed Has Odasi Yemis Odasi
Sultan 1. Ahmet Has Odası bitişiğinde yer alan Yemiş Odası, adını duvarlarındaki meyve figürlerinden almış. Sultan 3. Ahmet tarafından has oda olarak yaptırılan bu küçük ve basık odada, padişahlar zaman zaman yemek yerlermiş. Harem’in diğer odalarından farklı olarak burada, süslemede çini yerine ahşaba geçilmiş. Duvarları baştan başa kaplayan ahşap panolar, çiçek ve meyve resimleriyle doldurulmuş. Minyatür üslûbunda çizilen figürlerde, Lâle Devri’ndeki Batı etkisi görülüyor.

Harem I Ahmed Has Odasi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem I Ahmed Has Odasi
1.Ahmet Has Odası, 3. Murat Has Odası’nın hemen yanında yer alıyor. Sultan 1. Ahmet tarafından, dedesinin yatak odasına bitişik olarak inşa ettirilen mekân, Fil Avlusu’na bakıyor. Padişahın burada bir kitap dolabı yaptırmış olması sebebiyle, yanlış olarak Okuma Odası diye de adlandırılmış. Küçük bir kubbeyle örtülü mekânın duvarları kubbeye kadar çinilerle kaplanmış. Duvarlardaki mermerlerin kapı, pencere ve hücre bulunmayan kısımlarıysa altın yaldızlı hatlarla süslenmiş. Nefis bir çeşme de köşede duvar içine yerleştirilmiş. Sultanahmet Camii’nin de mimarı olan Sedefkâr Mehmet Ağa tarafından inşa edilen odanın, pencere ve dolap kapaklarıyla çekmeceleri, sarayın klâsik sedef işçiliğinin en güzel örneklerini gösteriyor.


D&R 

Harem III Murad Has Odasi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem III Murad Has Odasi
3. Murat Has Odası, diğer adıyla Havuzlu Köşk, Harem’de padişah için yapılan ilk Hünkâr Odası ve sarayın en büyük yatak odası… 1578’de Mimar Sinan tarafından yapılan bu köşk, her dönem padişahların resmî ve özel dairesi olarak kullanılmış. Harem’in bu en eski köşkü, Mimar Sinan’la birlikte 16. yüzyılda Osmanlı mimarisinin ve sanatının eriştiği zirveyi ve süsleme anlayışındaki derin zevki gösteriyor. 16. yüzyıl İznik çinilerinin muhteşem kompozisyonu insanı büyülüyor. Mavi zemin üzerine beyaz renkte bir Ayetel Kürsi ve başka ayetlerin yer aldığı bir yazı kuşağı, odayı baştan başa dolaşıyor. Pencereler, kubbe, kapı ve dolap kanatları, ocak ve çeşme Osmanlı estetik anlayışının en güzel örnekleri… Girişin sağ tarafındaki köşelerde, oymalı ve altın yaldızla süslemeli iki ahşap oturma şirvanı var. Şirvanların ortasında büyük bir ocak yer alıyor… Ocak ve gusulhâne geleneksel Türk evinin vazgeçilmez iki unsurudur. Dünyanın daha yeni yeni tanıştığı ebeveyn banyosu, duşakabin ve barbekü, altı asır önce Osmanlı’nın en aşina olduğu ev birimleriydi. Sadece isimleri farklıydı… 

Harem Hunkar Sofasi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Hunkar Sofasi
Hünkâr Sofası, duvarları Kur'an âyetleri ve hadislerle dolu olan bir salondur. Topkapı Sarayı’nın en mahrem yeri olan Harem, devlet protokolünün de başta gelen bölümüydü. Çünkü hükümdarın eviydi.
Padişahlar, 16. yüzyılın ikinci yarısına kadar Fatih Sultan Mehmet’in yaptırdığı Harem dışındaki Has Oda’da kalırlardı. Sultan 3. Murad’ın, Harem’deki ilk Hünkâr Odası’nı yaptırmasından itibaren de gecelerini Harem’deki odalarında geçirdiler. Uzaktan bakıldığında, Harem bacaları ve kubbeleri arasında büyüklükleriyle hemen farkedilen bu iki kubbe, Harem’in en geniş iki mekânını örtüyor… Padişah evinin en büyük iki yapısı, Hünkâr Sofası ve 3. Murat Has Odası’nı…Harem daireleriyle Mabeyn arasında bulunan bu büyük salon Hünkâr Sofası… Harem’in en geniş mekânı olan bu sofayla birlikte Hünkâr Dairesi başlıyor.

Harem Hünkâr ve Valide Sultan Hamamları

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Hünkâr ve Valide Sultan Hamamları
Osmanlı, bir su medeniyetiydi. Çeşme, hamam ve temizlik kültürü çok önemliydi. Her köşesinde bir çeşmeyle karşılaşılan Topkapı Sarayı’nda toplam on dört hamam bulunuyor. Dairelerdeki gusulhâneler, günümüzün tabiriyle duşakabinler tabi ki bu rakama dâhil değil. Osmalı’nın temizlik kültürü, aynı dönemin Avrupa’sıyla mukayese bile edilmeyecek ölçüdeydi. Mukayese edilemezdi çünkü o devirlerde Batı yıkanmayı bile bilmiyordu… Hünkâr ve Valide Sultan Hamamları, 16. yüzyılda tüm zamanların en büyük mimarı Koca Sinan tarafından çifte hamam olarak inşa edilmiş. Hünkâr Hamamı sırasıyla; soğukluk, ılıklık ve sıcaklık olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Hamam Yolu’ndan ve Hünkâr Sofası’ndan iki ayrı girişi olan hamamın ilk mekânı, fotoğrafta görülen, tepeden aydınlatmalı soyunma yani soğukluk yeridir. Buradan ılıklık ve sıcaklık denilen esas bölüme geçiliyor



D&R 

Harem Valide Sultan Odasi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Valide Sultan Odasi

Harem’in en etkili ve yetkili kişisi, padişahın annesi valide sultandır. Osmanlı Hanedanı’nın sembolü olarak, büyük bir otorite ve ihtişama sahiptir. Bu sebeple Harem’in en itinalı bölümü ona ait… Hünkâr Sofası’ndan sonra Harem’in en büyük bölümü olan Valide Sultan Dairesi, taşlıktan Harem Bahçesi’ne kadar uzanan bir odalar topluluğundan oluşuyor… Çünkü burada, günlük hayatta her türlü ihtiyaç karşılanıyor, gelen misafirler ağırlanıyor, ibadetler eda ediliyordu… Valide Sultan Dairesi genel olarak yüksek kubbeli bir sofa, sofadan daha küçük yatak odası ve dua odasıyla iç içe üç bölümden oluşuyor. Ziyaretçilere açık olan kısmı sadece sofasıdır. Valide sultanlar yemeklerini burada yerlerdi… 




D&R 

Harem Cariyeler tasligi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Cariyeler tasligi

Cariyeler ve Kadınefendiler Taşlığı... Cümle Kapısı Holü’nün sonunda yer alan bu taşlık, haremin en küçük avlusu. 16. yüzyıl ortalarında karaağalar taşlığıyla beraber inşa olunmuş. 1665 harem yangınından sonra yenilenmiştir.  Üç tarafı revaklarla çevrili avluda; haseki yani kadınefendi daireleri, cariyeler koğuşu, kiler, çamaşırhane ve sarayın en eski hamamı olan Cariyeler Hamamı bulunuyor. Kubbeli bir camekân, iki bölümlü ve tonozlu bir ılıklık ve küçük bir halvet bölümünden ibarettir. Hamamın yanındaki bir merdivenden taşlığın sol tarafında bir sıra abdest musluğu, büyük kubbeli hamam girişi, kalfalar dairesine çıkan merdiven kapısı, onun yanında hamam külhanının giriş kapısı bulunurdu. Tam karşısında çamaşırlık, mutfak, kiler ve aşçıbaşına ait bir oda vardır.


D&R 

Harem Valide Sultan Tasligi

Topkapi Sarayi Harem Valide Sultan Tasligi

Nöbet Yeri’ndeki orta kapıdan girilen Valide Sultan Taşlığı, klâsik Türk evi mimarisini andıran bir avlu ve etrafında iki katlı yapılardan oluşuyor. Bu taşlık, Osmanlı Harem yönetiminin şekillendiği yapıları barındırıyor. Haliç tarafında Valide Sultan Dairesi ve Hünkâr Hamamları bulunuyor. Cariyeler Taşlığı tarafında usta ve kalfalar daireleri ve Harem Eczanesi yer alıyor.

Harem Cumle Kapisi

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Cumle Kapisi

Harem Giriş Kapısı diğer adıyla Cümle Kapısı, Harem bölümünü Harem Ağaları Taşlığı’ndan ayırıyor. Cümle Kapısı, Harem’in asıl kapısının, Ağalar Taşlığı’ndan görünmesine engel olan bir perdeleme görevi de görüyor... Üzerinde “ey iman edenler, evlerinizin dışındaki evlere izin istemeden ve orada sakin olanlara selam vermeden girmeyiniz. Böyle hareketiniz sizin için daha hayırlıdır.” mealindeki Ayet-i Kerime yer alıyor. Böylece, başkalarının evine izin almadan girmenin yasak olduğuna dair Âyet hatırlatılarak, padişahın evine de izinsiz girmenin yanlış olduğu uyarısı yapılmakta...

Harem Karaagalar Tasligi

Huseyin Citci Istanbul Topkapi Sarayi Harem Karaagalar Tasligi

Taşlığın ortasında boydan boya uzanan podimo taşlı bu yol, padişahın büyük binişten sonraki girişten başlayarak, Valide Sultan Taşlığı’ nda Saltanat Kapısı denilen Ocaklı Sofa’ nın kapısı önündeki Binek taşına kadar devam eder. Bu güzergah at üzerinde geçeriz
Topkapı Sarayı'nda Kara Ağalar Ocağı, Enderun Avlusu'ndaki koğuşlar gibi bir eğitim yeri niteliği taşıyordu. Bu ağaların başlıca görevleri Harem'in kapılarında nöbet tutmak, giriş-çıkışları kontrol etmek ve dışarıdan içeriye kimseyi sokmamaktı. Kara Ağalar bölümüne, Divan Meydanı'ndan açılan Arabalar Kapısı'ndan girilmektedir. Kapı üzerinde 1587 tarihli ve III. Sultan Murat'ın (1574-1595) adını taşıyan bir kitabe vardır. Bu kapıdan Dolaplı Kubbe ve Şadırvanlı Sofa denilen nöbet yeri ile Kara Ağalar Taşlığı'na ulaşılır. Asıl harem kapısına kadar olan Hareme Medhal (Antre) kısmıdır ki, burada Dârüs-Sa'âde Ağası ve Harem Ağalarının emri altındaki erkek köleler istihdam olunmaktadır. Bu bölümde çalışan bir tek kadın köle yani câriye bulunmadığı gibi, izin alınmadan bu bölümde çalışan tavaşilerden kimsenin asıl hareme girmeleri de mümkün değildir.

Harem Şadırvanlı Sofa

Istanbul Topkapi Sarayi Harem Şadırvanlı Sofa

Harem’e girişin ikinci bölümü olan Şadırvanlı Sofa, adını daha önce burada bulunan, ancak bir tamir çalışması sırasında 3. Murat Has Odası’na kaldırılan şadırvandan almış. Harem Ağaları’nın nöbet yeri olarak da biliniyor. Tonozlu bölümün üst katında, harem ağalarının odaları bulunurmuş. Perde Kapısı, Adalet Kulesi ve Kara Ağalar Mescidi bu mekâna bağlanıyor. Harem, nefis çiniler ve Osmanlı hat sanatının en seçkin örnekleriyle ünlüdür… Şadırvanlı Sofa’yla birlikte çinilerle kaplı duvarlar da başlıyor…

Topkapı Sarayı Harem Dairesi Dolaplı Kubbe

Bir kapıyı aşmakla Harem’e girebilmek tabii ki mümkün değil… Araba Kapısı’ndan asıl Harem Kapısı’na kadar olan yerde, iki kapı ve üç bölümden oluşan bir giriş bulunuyor. Bu girişin ilk bölümü, dört tarafı dolaplarla çevrili olan Dolaplı Kubbe… Duvarlardaki dolapların ikisine Harem için yapılan alışveriş malzemeleri, diğerlerine de Darüssaade Ağası nezaretindeki Haremeyn Evkafı’na ait vakıf kayıtları ve her yıl Hicaz’a gönderilen Surreler yani para dolu keseler konulurmuş. 

Topkapı Sarayı Harem Dairesi Araba kapısı

Haremin iki kapısı var. Birisi, Enderun’a yani iç saraya açılıyor. Kuşhane’nin yanında olan ve bu yüzden “Kuşhane Kapısı” olarak adlandırılan kapı, günümüzde Harem’in çıkış kapısı olarak kullanılıyor. Fotoğrafta görülen kapıysa, ikinci avluya yani dış saraya açılıyor. Harem’i gezecek ziyaretçiler, Kubbealtı’nın arkasındaki bu kapıdan içeri alınıyor. Harem’deki kadınlar buradan arabayla girip çıktıkları için, Harem’in dışa açılan bu kapısı, Araba Kapısı olarak adlandırılmış.

Topkapı Sarayı Harem Dairesi Plan

Topkapı Sarayı Harem Dairesi ziyarete açık bölümler planı